28 Ocak 1920’de Misak-ı Millîyi kabul edilmiştir. Misak-ı Millî Erzurum ve Sivas Kongrelerinde şekillenmiş idi. Millî Mücadele’nin hedeflerini ortaya koyan 6 maddelik bu fevkalâde önemli belgede özetle şöyle deniliyordu;
Madde 1: Osmanlı İslam çoğunluğu ile meskûn yerler bir bütün teşkil etmektedir. Bu hattın dışında kalan ve Mütareke sırasında düşman ordularının işgali altında bulunan kısımların alın yazısı (geleceği) yine halkının serbest oyu ile tespit edilecektir.
Madde 2: Daha önce halkın serbest oyu ile anavatana katılmayı kabul etmiş bulunan Elviye-i Selase (Kars, Ardahan, Batum) için gerekirse tekrar halkın oylarına başvurulması kabul edilecektir.
Madde 3: Batı Trakya, hukuki statüsü de bölge halkının oyu ile tespit edilmelidir.
Madde 4: Hükûmet ve Hilafet merkezi olan İstanbul şehri ile Marmara Denizi’nin güvenliği her türlü tehlikeden korunmuş olmalıdır. Bu esas saklı kalmak kaydıyla Boğazların dünya ticaret ve ulaştırmasına açılması hakkında bizimle öteki bütün ilgili devletlerin ortaklaşa verecekleri karar muteber sayılacaktır.
Madde 5: Müttefik devletler ile düşmanlar arasında yapılan antlaşmalar gereğince azınlıkların hakları civar ülkelerde bulunan Müslüman halkın da aynı haklardan faydalanması şartıyla tarafımızdan korunacaktır.
Madde 6: Siyasi, adli ve mali alanda gelişmemizi önleyecek bütün sınırlamalar (kapitülasyonlar) kaldırılmalıdır.
Cevap bırak
Sorry, you do not have a permission to answer to this question .
Cevap ( 1 )
28 Ocak 1920’de Misak-ı Millîyi kabul edilmiştir. Misak-ı Millî Erzurum ve Sivas Kongrelerinde şekillenmiş idi. Millî Mücadele’nin hedeflerini ortaya koyan 6 maddelik bu fevkalâde önemli belgede özetle şöyle deniliyordu;
Madde 1: Osmanlı İslam çoğunluğu ile meskûn yerler bir bütün teşkil etmektedir. Bu hattın dışında kalan ve Mütareke sırasında düşman ordularının işgali altında bulunan kısımların alın yazısı (geleceği) yine halkının serbest oyu ile tespit edilecektir.
Madde 2: Daha önce halkın serbest oyu ile anavatana katılmayı kabul etmiş bulunan Elviye-i Selase (Kars, Ardahan, Batum) için gerekirse tekrar halkın oylarına başvurulması kabul edilecektir.
Madde 3: Batı Trakya, hukuki statüsü de bölge halkının oyu ile tespit edilmelidir.
Madde 4: Hükûmet ve Hilafet merkezi olan İstanbul şehri ile Marmara Denizi’nin güvenliği her türlü tehlikeden korunmuş olmalıdır. Bu esas saklı kalmak kaydıyla Boğazların dünya ticaret ve ulaştırmasına açılması hakkında bizimle öteki bütün ilgili devletlerin ortaklaşa verecekleri karar muteber sayılacaktır.
Madde 5: Müttefik devletler ile düşmanlar arasında yapılan antlaşmalar gereğince azınlıkların hakları civar ülkelerde bulunan Müslüman halkın da aynı haklardan faydalanması şartıyla tarafımızdan korunacaktır.
Madde 6: Siyasi, adli ve mali alanda gelişmemizi önleyecek bütün sınırlamalar (kapitülasyonlar) kaldırılmalıdır.